Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “İnsanlar bile bazen tanımadıkları şeylerin yansıması olabilir.” sözü, Formative sergisinin kalbinde yankılanıyor. Bu cümle, sanatın özündeki sessiz ama sarsıcı gücü, insanın kendi bilinmezine uzanan yaratım sürecini hatırlatıyor. Ruzy Gallery, 2 Aralık 2025’e kadar ziyaret edilebilecek bu sergide, malzeme, sanatçı ve evren olasılıklarının birbirine karıştığı çok katmanlı bir düşünme alanı sunuyor.
Malzeme ile Diyalog: Ortak Yaratıcılığın İzinde
"Formative", sanatçıyı tekil bir üretici olmaktan çıkarıp, malzeme ile kurduğu ilişkiyi bir tür "ortak yazarlığa" dönüştürüyor. Sergide yer alan eserler, yalnızca sanatçının eylemlerinden değil; malzemenin kendi doğasından, direncinden ve akışından da besleniyor. Her yapıt, yaratım sürecinin canlı bir tanığı olarak kendi özerkliğini kazanıyor. Bu anlamda sergi, yaratımın bir “sonuç” değil, bitmeyen bir “diyalog” olduğuna işaret ediyor.
Angela Santana, 2024, The Rapture, Tuval üzerine yağlıboya, 152 x 203 cm
Soyutlamanın Sonsuz Biçimleri
Pam Glick’in akışkan soyutlamaları, enerjiyle titreşen bir sezgi alanı yaratıyor; renk, jest ve ritim arasında görünmeyen bir armoni kuruyor. John Riepenhoff’un gökyüzüne odaklanan resimleri, ışığın ve mevsimlerin dönüşümünü doğanın uzantısı olarak tuvale taşıyor. Hugo Capron’un "Fireworks" serisi, figüratif ve soyut arasında salınan biçimleriyle, patlayan bir anın kalıcı izini arıyor. Angela Santana, dijital çağın görsel bombardımanını klasik yağlıboyanın dokusuna tercüme ederken, Vickie Vainionpää üretken algoritmalarla sezginin dengesini kuruyor. Anne von Freyburg ise tekstil ve dekoratif öğeleri yeniden resmin alanına dahil ederek, zanaat ile yüksek sanat arasındaki sınırları sorguluyor.
Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz
Heykelde Zaman, Beden ve Dönüşüm
Sergi, üç boyutlu formlarla da zenginleşiyor. Amalie Jakobsen’in soyut geometrik heykelleri, zaman ve mekânı bilimsel ve antropolojik bir mercekten yeniden düşünmeye davet ediyor. Gracelee Lawrence, teknolojinin ve arzunun bedeni nasıl dönüştürdüğünü dinamik, neredeyse yaşayan heykellerle irdeliyor.
Maria Bang Espersen’in erimiş camdan yüzlerce ince iplikçikle ördüğü heykelleri ise kırılganlık ve direnç arasındaki gerilimi somutlaştırıyor. Alexandros Vasmoulakis’in dokulu tuvalleriyse Kübizm ve Soyut Dışavurumculuk’tan beslenen diliyle, çağdaş soyutlamanın sınırlarını genişletiyor.
Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz
Sanat, Yaşam ve Yaratımın Çok Sesli Yankısı
"Formative", tüm bu üretimleri bir araya getirerek, sanatın yalnızca bir ifade biçimi değil, aynı zamanda yaşamın sürekli dönüşen bir formu olduğunu vurguluyor.
Sergi, sanatçının iç dünyasıyla malzemenin doğası arasında kurulan o görünmez diyaloğu görünür kılarken, yaratımın asla yalnızca bir eylem değil, karşılıklı bir etkileşim, bir varoluş müzakeresi olduğunu hatırlatıyor.
Ruzy Gallery’nin özenli küratöryel yaklaşımıyla şekillenen "Formative", 2 Aralık 2025'e kadar izleyiciyi yalnızca eserleri görmekle kalmayıp, onların sessiz diyaloglarına kulak vermeye davet ediyor.
Kapak Fotoğrafı: Kayhan Kaygusuz
Yazı ve Fotoğraflar: ArtNews
Melek Zeynep Bulut'tan "Açık Anıtlar" Design Museum’da
Göbeklitepe'de Perdeler Aralanıyor
Miami Art Week 2025: Miami'de Küresel Sanat Zirvesi
IAAF İstanbul'un 6. Edisyonu Sanatseverlerle Buluşuyor
Ayın Kitabı: Rick Rubin'den "Yaratıcı Eylem: Bir Var Olma Biçimi"
Yorum yapmak için tıklayın