Akın Ekici | REM | Karbon Gallery
86 B izlenme 3.11.2020Akın Ekici
REM
4 Nisan – 3 Ağustos 2018
Karbon Gallery
Gece uyumadan önce gözlerimi kapattığımda, zihnimde oluşan görüntülerin, imgelerin, desenlerin, dokuların ve renklerin sabah uyandığımda gözümün önünde daha anlamlı formlara ve kompozisyonlara dönüştüğünü fark ettim.
Uyumadan önce zihnimde beliren bu imge ve çeşitli fikirler sanki sabaha kadar bir fabrikada üretim bandına girmekte ve sabah olduğunda yerli yerine oturarak süreçten çıkmış bir ürün gibi belleğimde canlanmakta. Örneğin,
dağınık veya homojen bir şekilde zihnimde uçuşan yeşilli, sarılı, mavili lekeler, sabah uyandığımda gözümde içinde birçok figür veya formun yer aldığı renkli bir kompozisyon oluşturmakta, bu kompozisyon yeşil, sarı ve mavinin her
tonunu barındıran soyut bir orman peyzajına dönüşmekte. Bazen de hırçın dalgalar arasında belirmiş beyaz köpüklerin üzerinde salınan su kuşlarının yer aldığı bir deniz soyutlamasına. Kimi zaman da perspektif bir kaotik
derinliğe..
Daha öz bir ifade ile yapmakta olduğum resimlerin ana temalarının önemli bir bölümü uyku sürecinde işlenmekte ve tamamlanmakta. Rüyalar tuval üzerinde bu hayata uyanıp boyut değiştirmekte ve resimlerime dönüşmekte.
İnsanın öğrenme sürecinin uykunun REM evresinde tamamlandığı bilimsel olarak tespit edilmiş durumda. Günlük hayatımızda görme, işitme, okuma gibi araçlarla kişinin belleğine iletilen veriler REM uykusu adı verilen evrede
bilince kaydedilmekte ve böylece öğrenme ve içselleştirme süreci tamamlanmakta. Hani bütün gün anlamakta zorlanarak çalıştığımız konuları sabah uyandığımızda öğrendiğimizi fark etmemiz gibi.
REM uykusu sürecinde beyin en aktif dönemini yaşamakta olup sanki uyanık gibidir. Beden ise geçici bir felç hali yaşamaktadır.
Görülen rüyaların gerçekmiş hissi verdiği, sanki gerçekten konuşuyormuş veya dokunuyormuş hissinin yaşandığı evredir REM. Ayrıca rüyalar da renklidir REM’ de. Ve bu evre insanı yeniden yapılandırır.
Karabasanlar ise; beynin REM’ den ani çıkışı ile felç halindeki bedenin beynin uyanıklığına eşlik edememesindenkaynaklanır.
Amacım, uzmanı olmadığım bir alanda teknik bilgiler vermek değil elbette. Kendi sanatsal üretim sürecimle REM arasındaki bağlantıyı keşfetmem ile ilgili yazdıklarım sadece.
Her sanatçının üretiminde beslendiği birçok alan mevcuttur mutlaka. Ben de birçok kaynaktan beslenmekte ve etkilenmekteyim şüphesiz. Ancak benim işlerimde hayallerimin, dejavularımın, rüyalarımın ve karabasanlarımın
büyük katkısı olduğunu yadsıyamam. Ortaya çıkan sonuç, iyi ya da kötü, REM’ imin verimliliği ile ilgili sanırım. Dokularım, desenlerim, formlarım, kompozisyonlarım ve renklerim REM’ imden doğuyor sanki.
Bu nedenle dördüncü kişisel sergimin temasını REM’ e atfediyorum.
Müzik: Müzikotek