Baskı Noktası | Anna Laudel İstanbul

21 izlenme
3.02.2025

Baskı Noktası 

23 Ocak – 2 Mart 2025

Anna Laudel İstanbul

 

Anna Laudel İstanbul, 11 sanatçının üretimlerini bir araya getirdiği yeni

 karma sergisi “Baskı Noktası” ile, izleyiciyi 23 Ocak – 2 Mart 2025 tarihleri arasında baskıresimi yeniden düşünmeye davet ediyor.

 

 

Baskıresimin özünü ve değerini yeniden hatırlatmayı amaçlayan “Baskı Noktası” sergisi, farklı teknikler ve kavramsal yaklaşımlarla çalışan sanatçıları bir araya getiriyor. Kapsamlı seçkide Şerife Şen Akkaş, Ozan Bilginer, Ramazan Can, María Chillón, Emre Çalış, Sabine Delahaut, Engin Esen, Doğu Gündoğdu, Fırat Güner, Aslı Işıksal ve Jean-Michel Uyttersprot’un üretimleri yer alıyor. 

 

Görüntülerle olan etkileşimimizin tarih boyunca olmadığı kadar eşsiz bir yoğunluğa ulaştığı bugünlerde, “Baskı Noktası” izleyicisini dinginlik, derinlik ve emek odaklı bir deneyime davet ederken, zanaatkarlığın organik ilişkilenme biçimlerine dikkat çekiyor. 

 

İlhamını baskıresimin dönemine özgü teknikler, malzemeler ve sanatçının dokunsal emeğiyle şekillenen sanat pratiğinden alan “Baskı Noktası” sergisi, birbirinden farklı teknikler ve kavramsal yaklaşımlar sunan sanatçılara yer veriyor. Sergi, baskıresmin doğası gereği kusursuz imgeler üretmek yerine sürece yayılan sistemini ve deneyselliğini görünür kılınıyor. Her bir eserin fiziksel emeği, malzemeyle kurulan ilişkisi ve zamana yayılan üretim süreci, imgenin kendisini değil, yaratılma hikayesini ön plana çıkarıyor.

 

Baskıresimi Yeniden Düşünmek

 

Sergi, benzerlikler yerine uyuşmazlıkların diyalogunu önemserken, farklı teknik ve kavramsal yaklaşımlarda çalışan sanatçıları bir arada izleyiciye sunarak uyuşmazlıkların bir çatışmadan çok farklı bir tartışma, görme ve düşünme biçimi olabileceğinin kapısını aralıyor.

 

Sergiye özel ürettiği eserlerinin de yer aldığı Diseditioned adlı serisinde, Engin Esen baskıları önce parçalara ayırıyor; ardından white noise (beyaz gürültü) örüntüsünü taklit edecek şekilde yeniden birleştiriyor. Sanatçı bu analojiden yola çıkarak, gürültünün çok sesli ve anonim doğasını, edisyon kültürünün “çoklu tekillik” düşüncesi içinde yeniden yaratıyor. 

 

María Chillón, Nudo isimli serisinde Japon washi kağıdına burin gravür tekniğiyle yapılan, insan, bitki ve hayvan arasındaki sınırları araştıran imgeler sunuyor. Hafızadan, bazen de doğada keşfedilen bir grafik formdan yola çıkan sanatçı bu imgelerde saç, deri, kök, yılan ve dokunaç gibi unsurları çağrıştıran hayalî varlıklar yaratıyor. Bu varlıklar, çevremizin ve bedenimizin kırılganlığı ve geçiciliği üzerine düşünmek için bir zemin oluşturuyor. 

 


Fırat Güner sergideki baskı serisinde insanın doğa, teknoloji ve zamanla olan ilişkisini kavramsal sorgulamalar ve ironik metaforlarla ele alıyor. Anlamı, yalnızca bir ifade değil, deneyim yoluyla keşfedilen bir olgu olarak işleyen Güner, yargıdan çok tanıklığı esas alarak izleyicisine açık uçlu sorular sormayı hedefliyor. Hata kavramını sanatsal bir araç olarak benimseyen sanatçı, dijitalin kusursuzluğunu el emeğinin organik izleriyle karşılaştırıyor.

 

Kolektif hafızayı canlandırarak bireyleri yaşayan bir topluluğa ait olma duygusu etrafında birleştirmeyi amaçlayan Sabine Delahaut ise Entre Chiens & Loups adlı serisinde toplumun bireyi giderek daha fazla yalnızlığa ve iletişimsizliğe sürükleyen dönüşümünü sorguluyor. Sanatçı, zamansız bir evrensel veri tabanı yaratarak kişisel hikayelerin ortak bir zeminde harmanlanmasını sağlıyor. 

Dijitalleşmenin ve beraberinde şekillenen görüntü enflasyonunun hiper-yoğun estetik anlayışına karşı bir tartışma başlatan “Baskı Noktası” sergisi baskıresimin mekanik ve süreç odaklı yönünü de öne çıkarıyor. Sergi, 23 Ocak – 2 Mart 2025 tarihleri arasında Anna Laudel İstanbul’da ziyaret edilebilir.


En Çok İzlenenler