Türk çağdaş sanatının Avrupa’daki temsilcilerinden Ahmet Oran, İstanbul’dan ilham alan çalışmalarıyla, beş yıl sonra tekrar İstanbul’da...
Çalışmalarını Viyana’da ve İstanbul’da sürdüren, Avrupa’da son dönemin önemli çağdaş sanatçılarından biri kabul edilen Ahmet Oran, beş yıl aranın ardından Türkiye’deki ilk kişisel sergisini açtı.

Oran’ın özgün çalışmaları 18 Aralık’a kadar Rampa galeride sanatseverlerin beğenisine sunuluyor.
Sanatçı yaptığı işi, “Bakıldığında sadece resim olarak algılanan ve hep resim olarak kalacak resimler” olarak tanımlıyor. Oran, nesnel olana gönderme yapmayan soyut resimler üretiyor. Resmi, en temel unsurlarına, yani renge ve biçime indirgiyor.

Peki, bunu nasıl mı yapıyor? Ressam, öncelikle tuval üzerinde monokrom renk tabakaları oluşturuyor. Siyah zeminin üzerini katman katman maviyle, kırmızıyla, sarıyla veya griyle kaplıyor. Son katman da tuvale taşınıp işlendikten sonra sanatçı, kendisinin de ifade ettiği gibi, ‘resmi açmaya’ başlıyor. Bu açma işlemini kullandığı farklı büyüklükteki ahşap parçalarıyla yapıyor. Ahşap parçalarıyla tuvalin kabuğunu soymak suretiyle resimde geniş bantlar meydana getiriyor.

Açığa çıkan renkler, farklı yoğunluklarda, karışımlarda ve yapılarda görünür hale geliyor. Oran, tarzıyla ilgili olarak, “Bütün aşamaları sonuna kadar belli bir program dâhilinde adım adım gerçekleştiriyorum. Her rengin sunduğu etki farklı. Söz konusu olan o etki, o resmin kimliği, karakteri. Bu zaten başından programlanmış bir durum” diyor.

Sanatçı, renk katmanlarının tek tek açığa çıkartılması sırasında rölyefi andıran kompozisyonlar meydana getiriyor. Bu sergiyi önemli kılan hususlardan biri de İstanbul’dan ilham almış olması. Sanatçının son yıllarda İstanbul’da çalışmaya ağırlık vermesinin de etkisiyle resimlere, İstanbul’un sesi, melodisi ve gürültüsü yansıyor. Oran’ın önceki dönem eserlerindeki sükûnet ve uysallık, bu sergide yerini renkli bir şenliğe bırakıyor. Sergide, Oran’ın 30′u aşkın çalışması yer alıyor.