6109d5f6-b0e3-40d8-bad6-12b8e06fda9f.jpeg

Zeynep Çopur | Neophilia | F Sanat Galerisi

86 B izlenme  
31.10.2020

Zeynep Çopur 

“Neophilia”

6 Şubat –2 Mart 2019

F Sanat Galerisi

F Sanat Galerisi 6 Şubat-2 Mart tarihleri arasında ressam Zeynep Çopur'un ilk kişisel sergisine ev sahipliği yapacak. 

Ressam Zeynep Çopur 1980 İstanbul doğumludur. Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü'nden mezun olduktan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü'nde yüksek lisansını tamamlamıştır. Mezun olduktan sonra resim çalışmalarına Moskova'da devam etmiştir. 2014 yılında İstanbul'a dönerek birçok karma sergiye katılmıştır.

Zeynep Çopur'un ilk kişisel sergisi "Neophilia" insan mizacındaki yeni ve farklı olana karşı tepkileri sorguluyor. Neophilia (neofili) yeniye ve alışılmamış olana karşı gösterilen yoğun ilgi anlamına gelir. Neophobia (neofobi) ise yeniliğe, değişime ve farklı olana karşı gösterilen tepki ve korku demektir. Sergide bu iki kavramın yarattığı karşıtlık aracılığıyla, insanın kendi ritminden hızlı değişen ortam ve koşullara karşı gelenekselleşme ve işlevsiz de olsa eskiye, tanıdık olana tutunma eğilimi ele alınıyor. 

Sanatçı, yapıtlarında insanın bu hızlı değişimin etkisinde arkaik korkulara yenik düşerek, yeniyi ve farklı olanı olası bir tehlike olarak algılamasını sorguluyor.

İnsanın değişime karşı gösterdiği tavır, doğası gereği akışkan olan bir maddenin katılaşıp esnemeyen bir maddeye dönüşmesi üzerinden yorumlanıyor. Deniz dalgası görünümündeki mavi mermerler; katı ile akışkan olanın bir araya gelerek yanıltıcı bir illüzyonda buluşmalarına yol açıyor. Mermer dokusundaki dalga hareketleri ise akışkanlığa ve harekete duyulan özlemin tasvirini yapıyor. 

Taştan yapılmış buruşuk bir kağıt, metal bir örtünün kıvrımları izleyiciyi hem hareketin engellenemez olduğunu, hem de insan doğasındaki elastik düşünme gereksinimini sorgulamaya davet ediyor.

Sert malzeme ile korunmayı tasvir eden böcek resimleri ise çağın hızıyla eş zamanlı olarak evrimleşemeyen insan zihninin kendini koruma amacıyla sert kabuklar yaratmasını ele alıyor. Bu sebeple yaratılan sert kabukların ve derin hendeklerin, giderek artan bir yabancılaşma sürecini doğurduğu öne sürülüyor.

Sanatçı, yumurta kabuğu hissi veren duvar çatlaklarını göstererek söz konusu durumun esnek ve plastik insan tepkisinin önüne geçtiğini savunuyor ve esnemeyenin kırılabileceğini işaret ediyor.

Siyah deniz görsellerini bir metafor olarak sıklıkla kullanan sanatçı, teslimiyete ve akışa güvenmeye tezat olan var olanı koruma güdüsünün, gelişmenin önüne geçebileceğini öne sürüyor. Bilinmeyene dair ilkel korkuların, bireyin deneme ve keşfetme tutkusuna ket vurduğunu ve tanıdık olanın çerçevesinden çıkılamayacağını anlatmak istiyor.

Zeynep Çopur'un tuval üzerine yağlıboya ve farklı malzeme ve tekniklerle yaptığı yaklaşık 20 yapıtından oluşan sergisi, 6 Şubat 2019 / saat. 16.30’da yapılacak açılışa değerli sanatseverleri bekliyor. 

Müzik: Müzikotek

Devamı

Seçtiklerimiz

Bizi Whatsapp'ta takip edin