Contemporary İstanbul Sanatın Panzehiri Midir? | Yazan Fulden Karayel Okumuş

Düşünün ki denizin ortasındasınız ve dünyanın dört bir yanından gelen galerilerin ve koleksiyonerlerin katıldığı, yaratıcılığın coştuğu bir sanat zirvesini deneyimliyorsunuz. Bu zirve sanatın çok çok ötesinde bir deneyim. İnsanın kendini mutlu hissettiği ve insana dair umutlarının yeşerdiği bir yer, Contemporary İstanbul’dan başkası değil bahsettiğim.

 

 Anna Laudel Galeri - Daniele Sigalot

Etrafınızda birçok ülkeden katılan galeriler, popüler restaurantlar, kahveciler, sanat inisiyatifleri, heykeller ve sanat eserleri var. Burası sanatın kültürlerarası buluşma noktası. Sanat eserlerini görmenin verdiği haz bir yana, daha fazla sanat eseri bulma fikri son derece heyecan verici başka bir detay. 

 

Hofa - Leo Caillard - Aphrodite Wave

Bu yıl 17. Yaşını kutlayan Contemporary İstanbul, her yıl olduğu gibi bu sezonda yenilikleriyle içimizde çok derin bir yere sesleniyor. Akbank ana partnerliğinde fuar, bu yıl hem uluslararası hem de ulusal galerilerle, inisiyatiflerle, 22 ülkeden 65 sanat galerisi, 558 sanatçı,1476 sanat eseri ve 48.700 sanatseveri ağırladı.

 

Hestia Galeri - Ana Vujovic

 
Gelin Contemporary İstanbul’da dikkat çeken seçkilere beraber göz atalım.

 
Güvenç Özel – Spectrum     

Ayla Turan - Let's Fly

Güvenç Özel’in Spectrum yerleştirmesi sanatseverleri dijital efektlerle ütopik bir yolculuğa çıkarırken, The Yard açık hava sergisindeki Ayla Turan’ın Let’s Fly heykeli umudu ve mutluluğu doğrudan sanatseverlere hissettirdi.

Ardan Özmenoğlu - The Soul of the lost lovers

Ardan Özmenoğlu’nun The Soul of the lost lovers yerleştirmesi ve Canan Tolon’un Yes, We are open! ardına kadar açık kapılardan oluşan yerleştirmesi hikayesiyle çok konuşuldu.

Jeff Koons X Bmw M850i

Amerikalı heykeltraş ve ressam Jeff Koons’un tasarladığı BMW M850i’nin detaylarına baktığımızda her bir arabaya uygulanması 285 saat süren çok katmanlı bir boya ile büyük bir hassasiyet ve ince işçilik uyguladığı etkileyici bir tasarım görüyoruz. Koons, Maviden gümüşe, sarıdan siyaha kadar on bir farklı dış rengi bir araya getirdi.

Martin Creed - Water 

 

Martin Creed'in dünyadaki su sorununa dikkat çeken Water eseri en çok ilgi gören eserler arasındaydı. Eser Haliç’te Tersane Istanbul kenarında hareket etti.

The Yard - Canan Tolon - Evet! Açığız

THE YARD’IN DİKKAT ÇEKEN ESERLERİNDEN BİRİ DE EVET! AÇIĞIZ

Dirimart Galeride bizi karşılayan Canan Tolon’un “Evet! AÇIĞIZ” adlı eseri hayranlık uyandırıcıydı.

Tolon’un çalışmalarının geneline bakıldığında incelikle ve sabırla üretilmiş olmaları dikkat çekiyor. Hatırlarsanız sanatçının temelde aldatıcı mesajlar vermeye dayanan pek çok yapıtında olduğu gibi, fotoğraf gibi görünen ama fotoğraf olmayan resimler; gözü yanıltan acil çıkışlar; aynalarla kaplanmış dar mekânlarda sonsuz araziler vb. gibi nüanslar görmeniz mümkün.
 
Yerleştirmede ilgi çeken detaylar arasında Labirente benzer bir yapı dikkat çekiyor. Kendine sanatseverleri davet eden ve ardına kadar açık kapılardan oluşan bir görünüme sahip. Bu yerleştirmede kapılar birbirinin duruşuna engel olan bir labirent oluşturuyor. Arasında dolaşmanın kolay olmadığı bu açık kapılar, bazı sebeplerle yanlış yönlendirildiği hissine kapılabildiğini ifade ederken yapıtın adını oluşturan bilgilendirme ise varsayımlarımızın doğru olmadığı konusunda bizi ikna ediyor.

Halil Altındere - Little Big Astronout

Pilot Galeri’den Halil Altındere’nin Little Big Astronout eseri tam da içinde bulunduğumuz yeni dünyayı anlatır nitelikteydi.

 

Galerie dix9 - Leyla Cardenas - Unweaved Portal

Dikkatimi çeken eserler arasında Galerie Dix9’dan Leyla Cardenas’ın Unweaved Portal eseri, Yokluk, bellek, tarih, yıkım, birikim ve değişebilirlik kavramlarıyla ilgileniyor. 

Zamanın ağırlığını, uzunluğunu ve birikimini ele alan Cardenas'ın yöntemi, eski ve başıboş binaların yüzeylerinden tabakaların kaldırılmasını ve ardından silinmiş bir geçmişin kanıtını veren parçaların yeniden inşasını içeriyor. Eser de gördüğünüz tabakaların her biri tekstil ipi ve hepsi birleştiğinde işte bu sıradışı eseri ortaya çıkarıyor.

EKAV Vakfı / ARTtv Project - Doruk Paksoy - İsimsiz

Eğitim Kültür ve Araştırma Vakfı (EKAV Vakfı), bünyesinde yer alan ARTtv Project ile fuarda desteklediği genç sanatçıların eserlerini sanatseverlere sundu. Doruk Paksoy’un bu eserinde dört yapraklı yonca gözümüze çarpıyor. Her yaprağın ayrı bir anlamı var; umut, inanç, aşk ve şans. Eğer saf ve temiz bir şekilde yürekten isterseniz ve bunun üzerine yoğunlaşırsanız eninde sonunda o dilediğiniz gerçekleşir. Bu eser dileğin gerçekleşme sürecinin evrene yansıması ve cevap bulmasıdır.

İNTERAKTİF ESERLER ÖN PLANDA! 

Contemporary İstanbul konaklama partnerlerinden W İstanbul işbirliği ile İnteraktif medya sanatçısı Süleyman Yılmaz’ın CI’a özel tasarladığı bu eser, sanatseverleri bir oyun arkadaşına dönüştürüyor ve çocukluk dönemine dair sorular yönelterek salıncağı terapötik bir iç gözlem aygıtı haline getiriyor. Eserin adı Mood Swing ve herkesin ruh halinde farklı tepkiler yaratmayı hedefliyor. Sanatseverler salıncakta sallanarak eser ile etkileşime giriyor ve kendi interaktif deneyimlerini oluşturuyorlar. Çok etkileyici değil mi?

Anselm Reyle - Dark Carnival

Dikkatimi çeken eserler serisine devam ederken Dirimart galeriden Anselm Reyle’nin Yüksek formatlı seramik vazosu sanki hayallerimizi heykelin boyutu aracılığıyla daima büyük tutmamız gerektiğini vurguluyor.

 

Villa del arte galeri - Stephan Reusse - Monkey Moon

Villa del arte galeri’den Stephan Reusse’un Monkey Moon dijital eseri ise lazerle aydınlatılan görüntüler oynayıp kaybolurken arka planda önemli bir metafora atıfta bulunuyor.

 

Firetti Contemporary - Josh Rowell

Firetti Contemporary’den Josh Rowell’in analog bir kodlama sisteminden oluşan eseri, teknolojinin hayatımızda ne kadar önemli bir yeri olduğunu vurgularken, eserdeki her noktanın bir anlamı olduğunu ve eserin hikayesinin içimizde çok derin bir yere seslendiğini ifade ediyor.

Daha nice sanat eserlerini bulabileceğiniz dev bir seçki daha bu eşsiz fuardan geçti şimdi yeni fuarları bekleme zamanı efendim sanatla kalın.

Yazı: Fulden Karayel Okumuş