Hockney’in Ipad’ine Yansıyan Normandiya Güneşi | Yazan Nurdan Ateş

Karantina günleri pek çoğumuz için kabus gibi geçmiş olsa da sanatçılar bu dönemi yaratıcılık olarak çok verimli geçirmişler. Yayoi Kusama’dan David Hockey’e Tracey Emin’e  bu dönemde  eserler üreten sanatçılardan.

Küratörlüğünü Edith Devaney’in üslendiği, David Hockey'in Normandiya kıyılarında geçirdiği pandemi döneminde tamamen dijital ortamda ürettiği 150 eseri ‘Arrival of Spring, Normandy, 2020’ sergisiyle Royal Academy of Arts'da sanatseverlerle buluştu.

 

1937 Bradford Yorkshire doğumlu sanatçı, 1959 Royal College of Art‘a kabul edilmiş. 1962'de dereceyle mezun olmuştur. 1963‘te ilk kişisel sergisini açan sanatçı aynı yıl NY’a giderek dönemin pop-art sanatçılarından Andy Warhol, Dennis Hopper’la tanışıp yakın arkadaş olmuştur. Sanatçı Ny’dan sonra Los Angeles‘in parlak güneşini, modern rahat ve sık günlük hayatını tuvaline yansıtır. 1966‘da The Univercity of California, Los Angeles (UCLA) da desen dersleri vermeye başlar. 1967’de California  Berkeley Üniversitesi'nde sanat eğitimi dersleri veren sanatçı aynı dönem ‘Bigger Splash‘ isimli eserini tamamlar. Eserlerinde farklı disiplin ve materyalleri kullanmayı seven sanatçı 1990‘larda dijital resimlerini bilgisayar ortamında üretmiş ve renkli lazer çıktıları alarak sergilemiştir. 1997'de İngiltere Kraliçesi tarafından onur nişanıyla ödüllendirilmiştir.

Eserlerinde manzara öğesini yoğun kullanan sanatçı büyük ölçekli peyzaj çalışmalarıyla İngiliz romantik sanat geleceğini tuvallerine yansıtır. 'A Closer Grand Canyon' ve 'A Bigger Grand Canyon' büyük ölçekli manzara çalışmalarından sayılır.

Pandemi döneminden 2 sene  önce doğasına hayran kaldığı Normandiya kıyısında 4 dönüm arazi üstünde ev alan sanatçı, evlere kapandığımız bu dönemde soluğu bu evde almış ve burda hummalı bir yaratım sürecine girmiştir. Açık havada çalışmayı çok seven sanatçı evinin bahçesinde tüm mevsim dönüşümlerini, ağaçların tomurcuklanmasıdan, çiçek açmasına, solmasına kadar tüm değişimleri ipad’i vasıtasıyla dijital ekrana yansıtır. Mevsim geçişleri ile parlak güneş ışınlarının doğada yavaş yavaş soluşuna hepimizi şahit eder. Pandemi dönemi mart sonunda evlere kapandığımız dönemde 4 dönümlük bu arazinin her köşesi bu sergiye taşınmış olur.

2010 yılında ilk çıktığında bir Ipad satın alan sanatçı üstünde deneysel çalışmalar yapar ve Ipad ile yaptığı çalışmaları bir tutkuya dönüşür. Son sergisi için yeni bir aplication ısmarlayan sanatçı, fırça seçenekleri sanatçının istegi üzerine yeniden biçimlendirilir. Bu sergide bu yeni teknolojiyi kullanarak dijital ekran üzerinde 116 eser hazırlamıştır.

Fotoğraf çekiminin yasak olduğu sergide 3 eser, telefona yüklenen bir aplikasyon ile hareketli manzaralara dönüşüyor. Serginin basın ofisinden temin ettiğim sergi görselleri ile sizleri başbaşa bırakıyorum. Sergi 26 Eylül’e kadar RA‘da izlenebilir.